Birinci Cumhuriyetin bittiği yıl

HABERLER

Birinci Cumhuriyetin bittiği yıl

Zorlu bir gecenin sabahında aynaya bakıp Aman Allahım bu ben miyim dersiniz ya...

Türkiyenin bir kısmı, 23 Temmuz sabahı öyle uyandı. Bildiği, biriktirdiği ne varsa altüst olmuştu.
Seçim öncesi gelen tarihin ilk sanal muhtırasına inat, yarım asırdır ilk kez görülen bir oy patlamasıyla her iki seçmenden biri AKPye oy vermişti.
Kürtlerin yarısı, Alevilerin bazısı AKPli oluvermişti.
Bilinen siyaset teorilerini altüst edercesine büyük kentlerin yoksulları AKPye gitmiş, varsılları CHPyi seçmişti.
Ardından Çankayaya da bir AKPli ile türbanlı eşi oturunca hayret ve panik hepten büyüdü.
Oysa bu daha sadece başlangıçtı.
Köşkün ardından bazı yargı kurumları, büyük medya organları, YÖK, Türk-iş gibi kuruluşlar, birbiri peşisıra el ve saf değiştirdi. Üst düzey bürokratlar, hep eşi türbanlılardan seçildi.
Kamuoyu anketleri, türban takanların arttığını, ramazanda açık restorana tahammülün ise azaldığını ortaya koydu.
Birinci Cumhuriyetin bittiği yıl
Mahalle baskısı büyüyordu. İlkokul çağında kızları da, sakıncalı ağızları da, ramazanda restoranları da kapatan, oydu.


Türkiyenin Malezya olmaya gittiği söylendi. İşte bütün bunlar nedeniyle bazı yazarlara göre 2007, Birinci Cumhuriyetin bittiği yıl oldu.
Oysa çok değil, seçimden birkaç hafta önce tarihte görülmedik kalabalıklar, meydanlarda, cumhuriyetten yana sloganlar atıyordu.
O mitinglere katılanlar, gece baş açık yatıp sabah türban ya da sarıkla uyanmış gibi bir şaşkınlığa kapıldılar.
Gerçek Türkiye hangisi?
Meydandaki mi? Sandıktaki mi?
Aynı şey yılın başında ülkeyi sarsan Hrant Dink cinayetinde de yaşandı.
Dinkin cenazesi, demokrasi güçlerinin beklenmedik bir gövde gösterisine dönüştü. Bu toprakların tarihinde ilk kez Türkler Hepimiz Ermeniyiz sloganı attılar.
Ama Dinkin katillerinin devlet içinde derin bağlantıları ortaya çıkınca bu hava hemen dağıtıldı. Tehditler, baskılar arttı.


İş, Malatyada misyonerlikle suçlananların bıçakla boğazlanmasına dek vardı. Ve İsmail Türütün, Dinkin katillerini övdüğü türküsü, yılın en çok konuşulan müzik olayı halini aldı.
Soru yine aynıydı: Gerçek Türkiye hangisi?
Dinkin cenazesindekiler mi, Türütün türküsündekiler mi?
2008e kaotik bir Türkiye devrediyoruz.
Şişeden çıkan bütün cinler, İslamcılar, Kürtler, Aleviler, kültürel haklar için ayağa kalkıyor.
Türkiye terörle mücadele için bir yandan sınır dışını bombalarken, bir yandan sınır içinde çare arıyor.
İdam cezasını kaldıran Meclisten asalım sesleri yükseliyor. Komutanlar First Ladynin elini sıkmıyor. Ankara artık, Brükselden çok Bağdatla, Paristen çok Erbille, Fransadan çok Arabistanla ilgileniyor.
Ve bugünlerde, muhafazakar gıda devi Ülkerin, yeni satın aldığı Godiva çikolatalarının amblemindeki çıplak kızı giydirip giydirmeyeceği konuşuluyor.
Aynaya bakıp Bu ben miyim diye sorma sırası, at üstündeki Belçikalı dilbere geliyor.
Bakalım 2008de hangi Türkiye gerçek olacak?
Batıdan dönen mi, doğuya giden mi?

Can DÜNDAR